|
|
|
|
|
30 Haziran 1999 Abdullah Öcalan'in Avukatlarinin yaptigi basin açiklamasidir
30.6.1999
BASINA VE KAMUOYUNA
Bildiginiz gibi, aylardir Türkiye ve dünya gündemini olusturan ve bir çok açidan tarihsel öneme sahip Abdullah Öcalan davasi, kararla birlikte önemli bir asamaya geldi. Korsanvari bir yakalama ile Türkiye'ye getirilen Abdullah Öcalan davasinda Ankara 2 Nolu DGM hükmünü
verdi. Daha önceki çesitli basin açiklamalarinda ve davanin durusmalarinda da belirttigimiz gibi; müvekkilin gerek yakalanma
biçimi, gerekse gözalti süresi ve yöntemi, sorgulanma biçimi, tutuklanma ve yargilanma sürecinin tümü çesitli açilardan hukuka
ve yasaya aykiriliklar tasimaktadir devamı 
PKK GENEL BASKANI ABDULLAH ÖCALAN’IN SAVUNMA AVUKATLARININ 29 MAYIS 1999 TARIHINDE DURUSMA
ÖNCESI YAPTIKLARI SON AÇIKLAMADIR
DEGERLI BASIN MENSUPLARI
Asrin Davasinda durusma günü Imrali’da savunma avukati olarak yerimizi alacagiz.
Zor bir davada zor bir görevi üstlendigimizin bilincindeyiz. Dünyanin gözü üzerimizde.
Türkiye de; bagimsiz yargi var mi? Adil bir yargilama yapilacak mi? Bu sorularin cevabini önümüzdeki günlerde hep birlikte
görecegiz. Adeta bir sinavdan geçiyoruz. Yarginin, üçlü saç ayagi olan, iddia-savunma-yargi üçlüsü olmadan yargilama da olmaz. devami 
Basin Aciklamasi - 26-05-99 TÜRK IYE’DE BIR KISIM MEDYA YALAN HABERLERINE DEVAM EDIYOR
BASINA VE KAMUOYUNA BIREYSEL BASVURU BIR HAKTIR
Abdullah Öcalan davasinda, sanik vekili olarak görev alan, avukatlara yönelik hak
ihlalleri devam ediyor.
Bunun son örnegini, Av. Niyazi Bulgan ve dava hazirliklarinin yapildigi, Asrin Hukuk
Bürosu’nda çevirmen olarak görev alan, Sibel Ceylan’a yönelik açilan dava olusturdu. Davanin ardindan bir kisim
basin organinda yer alan ve gerçegi yansitmayan haberler, ihlalin devamina neden oldu. devami 
SABAH GAZETESI DE YALAN HABER YAPIYOR
BASINA VE KAMUOYUNA Öcalan'in avukatlarina Çirkin Komplo
31 Mayis'ta yapilacak olan Abdullah Öcalan'in durusmasi yaklasirken, savunma avukatlarina
karsi saldirilar da medyada farkli boyutlarda devam ediyor. Bugün çesitli televizyon ve gazetelerde yer alan, avukat Niyazi
Bulgan ve bir grup Fransiz avukat ile birlikte Türkiye'ye gelen daha sonra Asrin Hukuk Bürosu'nda tercümanlik yapan Sibel
Ceylan hakkindaki haberler çirkin bir komplodur. devami 
ÖCALAN'IN AVUKATLARINA LINÇ GIRISIMI 30 NISAN 1999
TARIHINDE ANKARA 2 NO'LU MAHKEMEDE YAPILAN DURUSMA SIRASINDA AVUKATLARA POLIS TARAFINDAN YAPILAN SALDIRIYA ILISKIN BASIN AÇIKLAMASIDIR
devami 
ABDULLAH ÖCALAN HAKKINDA TÜRK BASININDA ÇIKAN
YALAN HABERLER IÇIN AVUKATLARIN BASIN HAKKINDAKI SUÇ DUYURUSU Abdullah Öcalan'in 16 Subat 1999 tarihinde Türkiye'ye
getirilmesinden sonra basin yoluyla Öcalan ve Avukatlarina yönelik hak ihlalleri karsisinda Öcalan'in avukatlari, 18 Gazete
hakkinda 70 tane sikayet dilekçesini Istanbul, Bagcilar, Zeytinburnu ve Küçükçekmece adliyesine verdiler. devami 
| |
|
 | Sehitler / Martyre Sehitler ölümsüzdür
Mahsum Korkmaz PKK´nin ünlü gerilla komutani Mahsun Korkmaz (AGIT) 28 Mart 1986 yilinda Gabar Dagi´nda çikan catismada öldürüldü.
Diyarbakirin Silvan ilcesinde dogan Korkmaz, kücük yasda Batman´a göc etti. Batman´da lise yilllarinda Mazlum Dogan vasítasíyla,
1976 yilinda o dönem `Apocular´ olarak bilinen PKK hareketi ile tanisti. PKK´nin Lübnan alanina cekilen ilk kadrolari arasinda
yer aldí. PKK´nin 15 Agustos 1984 hareketine damgasini vurdu. PKK´nin askeri kanadi olan HRK´nin ilk komutani.
|
Kemal Pir
Diyarbakir Askeri cezavindeki baskilari protesto etmek icin 14 temmuz 1982`de aclik grevive
baslayan ve grevin 52. gününde, 7 Eylül 1982 `de ölen PKK`nin önder kadrolarindan Kemal Pir, 1952`de Gümüshane`nin Torul ilcesine
bagli Güzeloluk köyünde dünyaya geldi. Liseyi Samsun`da bitirdikten sonra 1970`de Ankara`da Dil ve Tarih cografya fakül tesi`ne
girdi. PKK`nin ilk cekirdek kadrosunda yer aldi. 1977´de Ankara `da gözaltina alinarak tutuklandi. Bulundugu Ordu-Ulubey cezaevinde
1977´in sonbaharinda firar etti. 1978`de yeniden tutklandi, ancak gonderildigi Urfa Cezaevinden yine firar etti. 1980 Agustos´unda
yeniden yakalandiginda agír iskencelerden gecirilen Kemal Pir, sorgudan sonra Diyarbakir Askeri Cezaevi´ne konuldu. |
Mazlum Dogan
21 Mart 1982 ´de tutklu bulundugu Diyarbakir Askeri Cezaevi´ndeki baskilari protesto
etmek amaciyla kendini azan Mazlum Dogan,1955 yilinda Elazig´ in Karakocan ilcesinde dünya geldi. Balikesir Ôgretmen Okulunu
bitirdikten sonra 1974´te Hacettepe Ûniversitesi Ekonomi Bölümü´ne kaydoldu. 1976 sonlarinda okulu birakarak, PKK´in ilk cekirdek
grubu icinde yer aldi. 30 Eylül 1979´da gözaltina alindiktan sonra tutuklandi.
|
Hakı Karer

Hakı Karer, Ordu Ulubey´de 1950 yılında doğdu.
Ilk, orta ve liseyi Ordu´da okudu. Ûniversiteye A.Û. Fen Fakültesi´nde başladı. 1970 sonrasi gelisen devrimci gençlik
hareketinde etkilenen Hakı Karer, kısa sürede devrimci düsünceleri benimsedi. Aynı süreçte Kemal Pir ve Başkan
Apo ile tanıştı. 1973´te ADYÖD´ te organizatör düzeyinde sorumluk üstlendi. 1976 Dikmen toplantisida alinan
ülkeye dönüş kararıyla birlikte önce Batman´a daha sonra Antep´e gitti. Antep´te başarılı bir pratik
sergiledi. MIT´in kontrolunda kurulmuş olan " Sterka Sor " adlı kontra örgüt devreye sokularak, Hakı Karer,
Antep´te Alaattin Kapan adlı unsurla tartışmaya davet edildi. Randevu Mayıs ayının 18´inde Antep´in
bir kahvehanesinde gerçekleşti. Hazırlanan bu çirkin tuzak sonucunda 18 Mayıs 1977´de Hakı Karer şehit
edildi. |
Dörtlerin Gecesi
1980´lerden baslayarak, bircok yerde "bedeni tutusturarak protesto etme" eylemliliklri
gözlendi. Bunlarín ilki 21 Mart 1982´de meydana geldi. Bu tarihte PKK´nin ileri gelen kadrolarindan Mazlum Dogan, Diyarbakir
Cezaevi´nde kendini astí. 18 Mayis 1982´de de ayni cezaevindeki PKK tutuklularindan Ferhat Kurtay, esref Anyík, Necmi ônen
ve Mahmut Zengin kendilerini yaktilar. Bu protesto türü 21 Mart 1990´da yeniden belirdi. Bu tarihte Zekiye Alkan Diyarbakir
surlarínda "Newroz´un yasaklanmasini prostesto etmek icin" bedenini atese verdi. 21 Mart 1992´de ise Rahsan Demirel, yine
ayni amacla Izmir Kadifekale´de kendisini yakti. 21 Mart 1995´te de Nilgün Yildirim (Rohani) ve Bedriye Tas (Berivan) Almanya´da
kendilerini yaktí. 28 Eylül 1996´da ise, dört gün önce Diyarbakir Cezaevi´nde 10 tutuklunun öldürülmesini protesto etmek amacíyla
Vedat Aydemir isimli tutuklu bedenini tutusturdu. 1997´de Bayrampasa Cezaevi´nde Adbullah Sengüler ve 1998´de Burdur Cezaevi´nde
Welat Azat Emirhanoglu izledi. Zikredilen bu kisilerin tümü yasamini yitirdi. 1998´egelindiginde, protesto hedefi degisti
ve daha çok " PKK lideri Abdullah ôcalan´ayönelik komplolari protesto etmek icin" kendilerini yakanlar oldu. Bu amacla ilk
olarak Maras Cezaevi´nde Mehmet Halit Oral bedenini tutusturdu. Daha sonra, aralarinda 11 yasindaki Zehra adli bir kiz çocugunun
da bulundugu toplam 60 kisi edenini atese verdi. Çesitli ülke ve yerlerdeki bu kisilerden 18´i yasamíní yitirdi. |
Ferhat Kurtay
1949 yılında Kızıltepe´nin Xurs(Uluköy)köyünde orta halli bir ailenin
çocugu olarak dünyaya geldi. Ilk, orta ve lise ögrenimini Kızıltepe ve Mardin´de sürdürdü. Trabzon´da da Mühendislik
Fakültesi´nin Mimarlık bölümünü bitirdi. Bu arada evlenerek belli bir süre Mühendislik görevinde bulundu. Devrimci düşüncelerle
okul yıllarında tanıştı. Dünya ve Türkiye Devrimci Hareketlerinden etkilendi. 1978´den sonra kurdugu
resmi ilişkilerle partiye aktif katılımını sagladı. MArdin bölge örgütlenmesinde hazırlik
komitelerinin oluşumunda direkt görev aldı. Ayrıca, merkezi yayın organlarının bu bölgede konumlandırma
ve dagıtımını üstlendi. 23 Kasım 1979 günü M.Hayri Durmuş ve diger arkadaşlarla birlikte
kaldıkları bir evde tutuklandılar. 17 Mayıs´ı 18 Mayıs´a baglayan gece Amed Zindanı´nın
33.Koguşu´nda kendini yakarak şehadete ulaştı. |
Necmi Öner
Çermik´te zengin bir ailenin çocugu olarak dünyaya geldi. ILK, orta ve lise ögrenimini Çermik´te
bitirdi. Daha okul sürecinde iken, yeni düşüncelere açık, tartışma, sorgulama ve kavrama yeteneklerini
edindi. Ônceleri DDKD´ye sempati biciminde bir baglılıgı söz konusu iken, Ahmet Kurt ve Hüseyin Durmuş
arkadaşların calışmalarindan, konusmalarindan etkilenerek PKK ile tanıştı ve kısa
sürede Çermik´teki faliyetlere katıldı. Genclik icerisindeki başarılı calışmalariyla mücadelenin
kitlesellesmesinde önemli rol oynandı. Yakalanmadan kısa bir süre önce, yerel Hazırlık Komitesi´nde Genclik
sorumluluguna getirilmisti. Okulda çıkan bir olaydan dolayı 1979 yılında tutuklandı. Fiilen direnislerdeki
yerini her zaman korudu. Diyarbakır Askeri Cezaevi 33 Koğuş´ta 17 Mayıs´ı 18 Mayıs´abaglayan
gecede DÖRTLER eyleminde onurlu yerini aldı. |
Eşref Aynık
1960 yılında yoksul bir ailenin cocugu olarak Viransehir´in bir köyünde dünyaya
geldi. Yoksul olusundan dolayı, ancak ilkokul okuyabildi. Daha kücük yaslarda ailesinin maddi gecimini sağlamak
icin büyük bir sorumluk altinda girmişti. Ailesiyle birlikte Adana´da ırgatlık ve metropollerinde cesitli yerlerinde
sıradan işlere kadar koşuşturdu. Eşref Aynık, ülke genelindeki gelismeler ve özellikle Hilvan
mücadelesinin yarattığı etki ile PKK saflarında yerini aldı. Feodal cetelere karsi silahli eylemlilikler
icerisine girerek aranmaya başladı. Hilvan mücadelesinde devletin askeri güclerine karşı catışma
icerisinde iken yakalandı. Esat Oktay´ın tüm igrenç ihanet dayatmaların karşı arkadaşlarıyla
birlikte hareket etti. Diyarbakır cezaevinde 18 Mayıs gecesinde DÖRTLERIN eyleminde yerini aldı. |
Mahmut Zengin
Aslen Siverekli olmasina karşin, dedesinin Hilvan´da ikamet etmesinden ötürü yaşamanın
büyük bölümünü Hilvan´da geçirdi. Ilk ve Ortaokulu burada bitirdi.Ailesi yoksuldu. Yörede estirilen feodal baskılara
karşı terkisi kücük yaşlarda başlamıştı. Hilvan´da 1978 yılında " Sülaymanlar
" feodal çetesine karşı APOCU´larin öncülügünde geliştirilen silahlı mücadeleye sempati duyarak harekette
yerini aldı. Ilk önce genclik faaliyetlerinde yer aldı. Kitle calismasi, propaganda vb. alanlarda da faaliyetlere
katıldı. Daha sonra Hilvan ve Siverek kırsalındaSüleymanlar ve Bucak cetelerine karşı Cuma TAk
arkadasin komutasında silahlı mücadelede yerini aldı. En son girdigi bir catışmada siper arkadaşını
kurtarirken, 7 Temmuz 1979´da esir düserek Diyarbakir Askeri Cezaevi´ne konuldu. DÔRTLERIN yakma eyleminde kararlıca
durusunu sergiledi. |

|
Bir yılda üç intihar eylemi
30 Haziran 1996´a Tunceli´de PKK´li Zeynep Kínací (Zilan) vücuduna sardígí bombalarí
bayrak töreni sírasínsa patlattí. Olaysa 2´si astsubay, 6 asker ve Kínací öldü. Böylece, Ortadogu´da daha cok Filistin gerillalarí
tarafíndan kullanílan "intihar" eylemciligi dönemi Türkiye de baslanmís oldu. Bunu , 25 Ekim 1996´da Adana´da
Çevik kuvvet Sube Müdürlügü bahçesinde polislerin arasína giren PKK´li Leyla Kaplan izledi. Kaplan, üzerindeki bombalarí
patlattí ve kendisiyle birlikte 3 polis öldü, 7´si polis 11 kisi yaralandí. 29 Ekim 1996´da ise PKK´li Güler Otaç´la
birlikte 3´ü polis 4 kisi öldü. 27 temmuz 1997´de de Bodrum´da PKK´li oldugu belirtilen bir kadín intihar eylemi hazírlígíndaki
iken üzerindeki bombalarín patlamasí sonucu öldü. |
Click here to view this file
|